Akne Vulgaris nedir? En etkili sivilce tedavi yöntemleri ve akne izlerinden kurtulma yolları bu blog yazısında. Akne nedenleri, doğru beslenme önerileri ve dermatologların tavsiye ettiği, tedaviye destek Bioderma ürünlerini keşfedin.
Akne vulgaris, özellikle ergenlik döneminde yaygın olarak görülen, kıl ve yağ bezlerinin iltihaplanmasından kaynaklı bir cilt hastalığıdır. Genellikle yüz, göğüs ve sırt bölgesini etkiler ve şiddetine göre hafif siyah nokta ve beyaz noktalardan derin, ağrılı kist ve nodüllere kadar çeşitli oluşumlara neden olabilir. Başarılı bir tedavi süreci için hastalığın nedenlerini anlamak ve uygun bakım rutinini belirlemek büyük önem taşır.
Akne vulgaris, ciltte bulunan gözeneklerin aşırı yağ üretimi ve ölü deri hücreleri ile tıkanması sonucu ortaya çıkan bir dermatolojik durumdur. Yağ bezlerinin bulunduğu kıl kökleri tıkanır ve bu tıkanıklık, cilt yüzeyinde normal şartlarda var olan ancak oksijensiz ortamda hızla çoğalan Cutibacterium Acnes bakterisinin aşırı artışına neden olur. Bakterinin artışı ve tıkanıklık sonucu gelişen iltihabi reaksiyon, komedon adı verilen siyah ve beyaz noktalar; papül, püstül, nodül ve kistlere kadar farklı tiplerde lezyonların oluşmasına zemin hazırlar.
Akne vulgaris oluşumunda pek çok faktörün etkili olabildiği bir dermatolojik sorundur. Bazı durumlarda kronik akne oluşumunda birden fazla neden etkili olabilir. Genel olarak akne probleminin ana tetikleyicileri arasında şunlara yer verilebilir:
Erkeklik hormonu olarak bilinen androjen hormonlarının uyarımı ya da farklı bir etkenin rol oynaması ile yağ bezleri büyüyüp normalden daha fazla sebum üretebilir.
Kıl köklerinin ağzında, ölü deri hücrelerinin aşırı üretimi ve yapışkanlığı nedeniyle biriken keratin, gözenekleri tıkayabilir ve mikrokomedonları oluşturabilir.
Tıkanan folikülde oksijen azalır, bu durum Cutibacterium Acnes bakterisinin hızla çoğalmasına olanak tanır.
Vücudun bakteriye ve gözeneklerdeki tıkanıklığa karşı verdiği bağışıklık tepkisi, aknenin kırmızı ve şiş lezyonlarını meydana getirir.
Ailesinde şiddetli akne geçmişi olan bireylerde akne vulgaris gelişme riski daha yüksektir.
Kortizol gibi hormonların salınımını tetikleyen stres, sebum üretimini artırabilir, yeni akne oluşumuna ya da var olan akne sorununun şiddetlenmesine neden olabilir.
Komedojenik yani gözenekleri tıkayıcı özellikteki makyaj ve cilt bakım ürünlerinin kullanımı foliküllerin tıkanmasına ve akne oluşumuna sebep olabilir.
Akne vulgaris, ciltte çok şekilli lezyonlar olarak kendini gösterir. Lezyonlar genellikle yüz, alın, çene, boyun, sırtın üst kısmı ve omuzlarda görülür. Türüne ve şiddetine göre değişmekle birlikte genel olarak aknenin neden olduğu belirtiler şunlardır:
Sivilce ve akne terimleri günlük konuşmada sıklıkla birbirinin yerine kullanılsa da akne vulgaris bu kronik cilt hastalığının tıbbi adıdır. "Sivilce" ise akne vulgaris hastalığı kapsamında ortaya çıkan tek bir lezyonu tanımlamak için kullanılan genel bir terimdir. Dolayısıyla sivilce bir belirtiyken akne vulgaris bu belirtilerin bütününe verilen tıbbi tanı ve cilt hastalığıdır.
Akne vulgaris tanısı, genellikle bir dermatolog tarafından yapılan kapsamlı bir fiziksel muayene ve hastanın tıbbi geçmişinin değerlendirilmesi ile konulur. Dermatoloji uzmanı, lezyonların tipini ve ciltteki yayılımını inceleyerek aknenin şiddetini belirler. Çoğu durumda ek laboratuvar testine gerek duyulmaz. Ancak bazı hormonal belirtilerin varlığında, altta yatabilecek sağlık sorunlarını dışlamak için hormon testleri istenebilir.
Akne yönetiminde hekim tarafından önerilecek tedaviler ve cilt bakım rutinleri kadar önemli olan bir diğer konu da beslenmedir. Beslenme, vücuttaki inflamasyonu ve yağ üretimini belirgin şekilde etkiler. Bu bağlamda akne oluşumunu azaltmaya yardımcı olabilecek, beslenmeye yönelik temel öneriler şunlardır:
Akne sorununun tedavi sürecinde aknenin türü, şiddeti, altta yatan ve akne oluşumuna neden olan faktörler gibi pek çok durum göz önünde bulundurularak planlama yapılır.
Akne tedavisinde amaç; tıkanıklığı gidermek, bakteri sayısını azaltmak ve iltihabı kontrol altına almaktır. Bu amaçlara yönelik olarak uygulanabilecek bazı tedavi alternatiflerini aşağıda bulabilirsiniz.
Hafif şiddetteki akne sorununda;
Orta ve şiddetli akne sorununda ise;
Akne vulgaris çoğu kişide kendiliğinden veya etkili bir tedavi ile tamamen geçebilir. Genellikle ergenlik döneminden sonra azalsa da bazı bireylerde, özellikle kadınlarda 20'li ve 30'lu yaşlara kadar devam edebilir. Doğru teşhis ve dermatolog gözetiminde uygulanan kişiye özel bir tedavi planı, aknenin kalıcı olarak kontrol altına alınmasında kritik rol oynar.
Tedavi edilmeyen veya yetersiz tedavi edilen şiddetli akne, bazı durumlarda ciddi ve kalıcı sonuçlara yol açabilir. Özellikle nodül ve kistler cilt dokusunda kalıcı hasar bırakarak çukurlu ya da kabarık izlere neden olabilir. Lezyonların iyileştiği yerde koyu kırmızı ya da kahverengi akne izleri kalabilir. Ayrıca akneler bireylerin özgüvenini düşürebilir, sosyal ortamlardan kaçınmalarına yol açabilir ve anksiyete, depresyon gibi psikolojik sorunları beraberinde getirebilir.
Akne, sivilce ve siyah nokta karşıtı yoğun arındırıcı temizleme jeli
Karma, Yağlı ve Akne Eğilimli Ciltler
Sivilce, siyah nokta ve akne lekesi oluşumunu engelleyen yüksek toleranslı nemlendirici jel krem
Kurutucu dermatolojik uygulama sonucu yoğun kuruluk yaşayan ciltlere özel yoğun nemlendirici ve yatıştırıcı bakım kremi
Akne Tedavisi Gören Ciltler
Karma, yağlı, akne eğilimli ciltler için gözenekleri sıkılaştırmaya yardımcı tonik
Karma, Yağlı ve Akne Eğilimli Ciltler
Akne izi tedavileri, akne tedavisi ile lezyonlar tamamen kontrol altına alındıktan sonra başlanmalıdır. En sık kullanılan yöntemler şunlardır:
Akne tedavisinde ilaçların etkinliğini desteklemek ve cilt bariyerini korumak için komedojenik olmayan ve nazik ürünler tercih edilmelidir. Bioderma’nın Sébium serisi, tedaviye destek olmak için geliştirilmiş oldukça etkili ürünleri içerir.
Derinlemesine arındırıcı özelliği bulunan Bioderma Sébium Foaming Gel Active, akne eğilimli ciltlerde bakım rutininin cilt temizliği aşamasında kullanabileceğiniz bir temizleme jelidir. Cildi nazikçe temizlerken, içeriğindeki salisilik asit (BHA) ve glikolik asit (AHA) ile gözenek tıkanıklığını gidermeye ve yeni lezyon oluşumunu önlemeye yardımcı olur.
Akne lezyonları ve izleri için yüksek toleranslı bakım sunan Bioderma Sebium Kerato+ Sivilce, Akne Lekesi Karşıtı AHA, Salisilik Asit İçeren Krem, cilt pH'ına uyumlu formülüyle cildi kurutmadan pürüzsüzleştirmeye destek olur. %1.8 Salisilik Asit ve %10 Malik Asit Esteri ile sivilce, siyah nokta ve leke görünümünü azaltmayı hedefler.
Kurutucu tedavilerde yoğun bakım sağlayan Bioderma Sébium Hydra Yoğun Nemlendirici, nem bariyerini onarmaya yardımcıdır. Yoğun akne tedavileri cildi kurutup hassaslaştırabilir. Seramid içeren bu nemlendirici, cilde nem dengesini geri kazandırmaya ve tahrişi yatıştırmaya yardımcı olur. Aynı zamanda komedojenik olmayan bu ürün, gözenekleri tıkamaz.
Sebum dengeleme ve gözenek sıkılaştırma etkisine sahip olan Bioderma Sébium Lotion Tonik, cilt temizliği sonrası cildin pH'ını dengelemeye destek olur. İçeriğindeki çinko glukonat ve salisilik asit, sebum salgısının düzenlenmesine ve gözeneklerin görünümünün azaltılmasına katkıda bulunur.
Akne tedavileri cildi güneşe karşı aşırı hassas hale getirir. Cildinizi güneş kaynaklı hasardan korumanıza yardımcı olacak Bioderma Photoderm AKN Mat SPF30, hem ciltteki leke oluşumunu önler hem de Fluidactiv™ Patenti ile yağlanmayı kontrol altına alarak mat bir görünüm elde etmenize katkıda bulunur.
Kaynakça:
